6 Eylül 2017 Çarşamba

Sen de onu görüyor musun?

Hiç o ışığı gözlerin kapalıyken, alnının tepesine doğru gördün mü?..

Peki hiç o ışığı, gündüzleri gözlerin açıkken, bir toplu iğne başı büyüklükte, baktığın bir yerlerde gördün mü?

O sırada bir anda özel ve mutlu hissettin mi?..

Bu sık sık gününe ve gecene karıştı ve o ufak ışığı sevmeye başladın mı?

Onu bir işaret olarak belledin mi?..

Enerji çat kapı geldiğinde uykundan uyanıp, kendini ve yanındakini patlatmamak için geri çekildin mi?..

Yine de her seferinde 'acaba daha ileri gitsem ve enerjiyi tavan noktaya sıçratsam' deyip, yine de geri çekildin mi?.. Belki korkudan?..

O büyük enerjiyi sonradan özledin mi? Sık sık onu andın mı?..

'Bir daha gelirse her şeyimle dahil olacağım.' diye mırıldandın mı?..

Gün içinde gördüğün o ufak ışığa da bunu fısıldadın mı? 'Onu belki tanıyordur.' dedin mi kendi kendine?..

Bu içinden söylediklerini onun zaten duyduğunu da düşündün mü?

Gün içindeki o ufak ışık, senin gecendeki o kocaman enerji ile aynı şey olabilir mi?..

O ufak ışığı zamanla sevip, benimsediysen, o gece gelen koskoca patlamalı enerjiyi de sevginle kabul etsen?..

Belki senden bu bekleniyordur?

Cesaretle üzerine gitmen ve dahil olman...
Sonunu pek de düşünmeden yapabilir misin? O kadar aşık mısın?..


Arıza Adam
Ömer Dalman
06.09.2017

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder