19 Ağustos 2014 Salı

Kendini bulmada

Geç bir akşam yemeği
bozuk bir moral
kotarılamamış işler
hafif bir bulantı midede...

sol tarafımda türk kahvem, sigaram
fonda Michael Jackson "Chicago"
yine tercüman dertlerime...

Dolapta beklese de kırmızı şarabım
henüz yok gücüm inip almaya.
Yine odamda o mutluluk peşindeki hapis
penceremde gecekondu ışıkları...

Şarkı bitti bu arada
başa al...
doyamam ki ben sana Michael
sesin bir melekten gelen
sözlerin dışlanmışlığın incileri
göz yaşlarım...

Dinleyen beni, okuyan
şikayetçi zanneder ayıplar çoğu zaman
bilmez ki çocuk ruhu
gizemi, yakarışın huzurunu

Notalara yüklerken sitemleri gözyaşları
defalarca sevişir kendisiyle Arıza Adam
Yaratan'ın şımarık çocuğu
yutar bütün yemleri O'ndan akan
ve sarılır çilelerine
sanarlar çoğu zaman bunalımda ama

O sadece tarifsiz bir yakarışta
kendinden ötede kendini bulmada...


ARIZA ADAM
Ömer Dalman


9 Ağustos 2014 Cumartesi

Yermeyin, sevin

Bendeki şu 'size (izleyenlerime) dönme iradesi' de çok büyük ha! Demek ki gerçekten beni hayata bağlıyorsunuz sevenler. Yahu neredeyse mezara girecek olsam; "Durun şu son konuşmayı da sevenlerime iletin" deyip, son bir video çekecem. O derece yani!..

Bu arada uzun süredir, çok uzun, akılda kalan ve mutluluk veren rüyalar görüyorum. Bu anlamda da Allah'a ve bütün görevlilerine teşekkür ederim. Hatta geçtiğimiz hafta üç gün üst üste farklı farklı huri benzeri üç kişiyle sevgi yaşadım rüyalarımda.

Bazı soğuk ve sistemin kölesi ruhlar der ki hakkımda; "Ama herşeyini anlatıyor olmaz ki...".

Ulan biz samimi ve açık insanız be!.. Olması gereken noktadayız yani. Bizden niyaz edilenin bir kolundayız. Bütünleşmek de budur. Ayrıca olayımın mizaha dahil olan kısımları da çoktur. Her anlattığımızı da gerçeğe vurmak o fakir görüşlülerin kendi gocunmasıdır. Nereden biliyorsun gerçekten o gün iki kere cıvık sıçtığımı yani, değil mi? Öyle dediysek illa ki öyle mi?..

Birbirinizi, dostlarınızı, tanımadıklarınızı ve akrabalarınızı sürekli fesatça yermeyin ey insanlar. Onları sevin, onlarla samimi olmaya çalışan tavırlarda olun. Dünyanın geldiği bu zor noktada diğer boyuta yanınızda götüreceğiniz kaç tane gerçek sevgi var; biraz da bunu düşünün. Sonra benim gibiler değil, sizin gibiler aç, susuz, rahmetsiz ve mekansız kalacaklar.

O zaman kendinize soracaksınız; "Gerçek iman hangisiymiş?" diye...


ARIZA ADAM
Ömer Dalman


6 Ağustos 2014 Çarşamba

Cehennem

Sanmayın ki işler tıkırında
keyifler yerinde...

Çilelerin en dibinde Arıza Adam.

Umarsızlık, ayarsızlık, özgürlük
hayatında değil
ruhunda onun...

Bağlanmış çelik halatlarla dünyaya
alemler serilse de ayaklarına
ve yelkenleri belkese de hazır
tek derdi hala sevdikleri onun.

Gülüyor güldürüyor
ağlıyor ağlatıyor
sinir ediyor bazen
hele yalnızken uçuyor resmen ama
bilin ki tek yolu Yaratan'a
günleri sayılı onun.

İçme der durur bazıları
üzerine titrer annesi
göbeği aldı yürüdü zavallının.
söylemesi kolay dostlar ama
bu dünyadaki hayatı cehennem onun.


ARIZA ADAM Ömer Dalman
06.08.2014

Sürekli aydınlık?..

Kendini sadece ve sadece aydınlığı deneyimlemeye şartlandırmış olanlar, karanlık gelip çatınca ne yapacaklarını şaşırırlar. Halbuki varoluş, çoğu zaman aydınlıkla karanlığın dengesidir. Arada ruh, ikisi arasında gidip gelebilir. Geçici olarak karanlıkta olabilir. Önemli olan yine de nihai seçiminin aydınlıktan yana olmasıdır. Karanlığı bilmek; karanlıktan olanlarla karşılaşmalarda ruhu etkin kılar.

Şeytan karşına çıktığında ona güzellikle davranıp da, "gel birlikte bir çay içelim" diyemezsin! Elinde ne varsa ona sarılıp şeytanın üzerine çullanman gerekir. 

3 Ağustos 2014 Pazar

Hesabım var

Düzeni devam edince en rutininden
derdi kalmayınca yemeyle içmeyle
şık şık giyince üstüne başına
hayatına 'güzel' diyenle hesabım var!

Savaşın sonunda barışa varınca
sevgilisiyle kucaklaşınca
parasını kazanınca
'iyiyim yaaa' diyenle hesabım var!

Bu kadar mı insanlığın?!
Bu kadar mı yaratıcılığın?!
Bu dünyada herkes gibi yaşayıp
düzene uyanla hesabım var!

Küsersin barışırsın
yenersin yenilirsin
yenikken ağlar
yenince muzaffersin.

Alemin karanlığında
olayı safi zafere bağlayanla hesabım var!

Güzel dediğin nedir ki?
iyi dediğin nedir?..
Koca bir bütün olmak lazımken
güzeli kendine biçenle hesabım var!


ARIZA ADAM
Ömer Dalman


2 Ağustos 2014 Cumartesi

İyice samimi olmadan

Biz neler gördük
nelerin kitabını yazdık...
her yanaşan yanıma sandı beni saf insan.
Bir anlatsam geçmişimin derinlerini
iki kere düşünürdün inan
benle iyice samimi olmadan.

Kimi girdi gönlüme
kimi girdi yatağa
hiçbirini unutmadık
verdik hakkını fazlasıyla
çünkü içimdeki sözde değil

gerçek iman...

Korktum her zaman yakınlaşmalardan
doğaçlama arkadaşlıktan
neme lazım dedim
bütün yargılar yüreksiz

bütün gönüller sıradan...

Nerelere girdi
kimlerle bütünlendi Arıza Adam
bir bilsen
iki kere düşünürdün inan
benle iyice samimi olmadan.


ARIZA ADAM
Ömer Dalman

1 Ağustos 2014 Cuma

Aydınlanma peşindeyken dikkat!

Hayatımda karşıma türlü türlü akımlara kapılıp, o yolda kendi içinde yetkiler, titrler kazanmış, yani bir nevi "öğretmen" sıfatı kazanmış bir çok insan çıktı ve çıkmaya da devam ediyor. Pilates üstadı, yoga üstadı, nefes üstadı, reiki üstadı filan... Onlar da kendi mertebelerinde yükselirken aslında daha yüksek bir sınanmada olduklarını çoğu zaman unutuyorlar ve bunu fark etmiyorlar.

Bir şeyin üstadı olduktan sonra, herşeyi o akıma bağlarsan ve etrafındakileri o akım üzerinden değerlendirirsen hataya düşersin. Çünkü bu seçimin gösterir ki; aslında kendi kendinin büyüsüne kapılmışsın.

Herkes senin üzerine giydiğin elbiseyi giymek zorunda değildir. Bence sonsuz alemlerde ruhunu yükseltmenin en emin yolu; kendi içinden gelen en orijinal yöntemi bulup, ona uymaktır lakin. Üzerine giydiğin kılıfı hayatın tek anlamı gibi lanse etmen yanlıştır, hatalıdır ve eksiktir.


Aydınlanma olgusuna tek yönlü bir derinlikten bakarsan; kısır kalırsın ve aydınlığı da ona oranla daha az algılarsın. İhtimallerin sonsuzluğuna açık olarak, olaya alçak gönüllülükle bakarsan; hem sen genişlersin ve kazanırsın, hem de sohbet masana geleceklere daha geniş imkanlar sunarsın. Onları kendi ilüzyon büyüne kurban etmezsin, yanlışa sürüklemezsin.


Kendi yolunda veya lanse edilmiş bir yolda ilerlediklerine inananların dikkat etmesi gereken en önemli nokta da budur. En güzeli ise bence akımlardan bağımsız bir içsel imparatorluğun ortaya çıkmasıdır her bireyde. O zaman en tepedeki kral sadece kendin olursun ve sadece Yaratan'dan etki alırsın. Hesap vereceğin merci sadece Yaratan olur. Vezirin de, soytarın da, suçun da, günahın da yine sadece kendin olursun. Ödülünü de kendin alırsın, başkalarından ummazsın.



ARIZA ADAM
Ömer Dalman