İmdat diye bağır!

Çekmez Bilge elini kalbinin üzerinden boş yere
alıştığın sıcaklıktan mahrum
üşümeyi hatırlaman için...
üşümezsen hatırlamazsın yeterince...

Sevgiyi vermemek Bilge'ye zaten zor
ne kadar zor sıktı o vanayı bir bilsen!..

Yine hatırlamazsan üşüdüğünü ateşini yollar Bilge
kalbin kavrulsun da
teslim ol, imdat diye bağır diye...
Zor bir aşamadır bu; teşhis etmedikçe darlanırsın
acının sebebini bulmazsan ve nereden geldiğini
sürekli yanarsın.

Sitemidir kalbine düşen ateş Bilge'nin
zor bir aşamadır bu
teslimiyet çaresiz
imdat diye bağıracaksın!..

En önemlisidir bazen 'Gerçek'
canı da olsan çaba sırası sendedir
ve O sadece bekler
imdat diye bağırmanı...


Ömer Dalman
ARZ

Cennet Şartları

Evet özgür irade var bu kürede ve bilinci çok yüksek de olsa bazıları dualitede kalmayı seçeceklerdir. Böylece maddi hayatın sınırları içinde daha gelişmiş imkanlarla yeni bir döneme geçebilirler. Ancak bu durumda sonsuz varoluşun kalbinde olmayı seçen bilinçli canlarla o muhteşem teklik buluşmasında olmayacaklardır. Sonsuz imkanlara sahip olduğunuzu hayal edin. Öyle bir durumda hangi şartlarda varolmayı seçerdiniz?

Yaklaşan Yeni Durumdaki şartlarınızı bu soruya vereceğiniz cevap belirleyecektir. Kimse size zorla cennet şartlarını seçtirtemez. Belki de size göre cennet burada sahip olunacak daha  iyi imkanlar demektir. Kimi içinse daha ötede daha iyi şartlar mümkündür. Bu son dönemde elinizden gelen en büyük hayali kurun!.

Ömer Dalman

ARZ

Herkes dağılmış

Sır olmuş aileler
yalıtılmış bağlar
gizlenmiş kayıplar
örtülmüş kazançlar
ve gelecek
birlikte değil artık
herkes dağılmış.

Solmuş eski günler
susmuş hatıralar
yalanlanmış geçmiş
herkes dağılmış.

Yordamına göre derler
kutsalı bitirirler
aç çocukları
gizli gizli yerler

Zannederler böyle gider
düşünmezler Rabbim ne der
sır olmuş aileler
örtülmüş gerçekler
ve gelecek
birlikte değil artık
herkes dağılmış.


Ömer Dalman
ARZ

Alışkınım ben

 

Sesli Edebiyat - Yazan Seslendiren Arıza Adam Ömer Dalman. Uzun soluklu, morallendiren, eğlendiren, düşündüren sohbetlerim için lütfen kanalıma abone olun! www.youtube.com/c/MrArizaAdam

Dert etme

Geçer hüznüm geçer
dert etme Sevgili
inmedi ya gökten zembille?
geldiği gibi gider
dert etme...

Geçer hüznüm geçer
yaşayayım biraz düşüşü
izin ver
küçük bir cilvesi olsun mutluluğun
derin çekilen nefesler
bir kaç sigara, duman, kahve
çalan yenik bir müzik

geçer hüznüm geçer
yaşayayım bu lirik orkestrayı
geldiği gibi gider
dert etme...


Ömer Dalman
ARZ

Alışkınım ben

Alışkınım ben güzelim
mutluluğun üzerine sonradan
acı baharat ekip bir tutam
dilimin yanmasına.

Kor alevleri söndürmüşüm ağzımda
dönmüşüm köprülerin ucundan
kolay mı sandın varmamı bu noktaya?
mutluluğun üzerine sonradan
acı kuşlarının konmasına
ufak ufak gagalamasına
alışkınım ben güzelim.

Eklemişim hüzünleri yıllarca
yanıp da dolmuşum küllerle
dağlamışım kör saçmaları
yaramın içinde
sürmeden merhemleri
alışkınım ben güzelim.

Anla ki yani
eski dostumdur benim hüzün
masamdaki boş tabak her zaman onun
tok açın halinden anlasın diye
durur hep yanımdaki yerde
takma boşver, üzülme
üzdüm kendimi yine
alışkınım ben güzelim.

Bu yüzden işte
kapatma gözünü hüzne tümden
açık kalsın yarım uyurken bile
kör olursan mutluluktan
bil ki kıskanır
sızar en mutlu anında aralıktan
düşer gönlüne.

Tamam yine üzdüm kendimi de
yeter ki sözlerimi dinle
ve takma boşver, üzülme
alışkınım ben güzelim.

Ömer Dalman
ARZ

Neden ol'masın?..

Bugün niyet ediyorum şimdi: Bir 10 dklık doğaçlama gökyüzü çekimi yapacağım ve inşallah göksel kardeşlerimizden görüntülü selam alacağız. Bu niyetimi okuyup da bana ve kozmosa katıksız sevgisini gönderen dostlarımla birlikte çekmiş olacağım videoyu. Hepimizin mucizelere kucak açtığını, kabul ettiğini ve bundan neşe duyduğunu ifade edeceğim bu şekilde. Eğer benim gibi video veya fotoğraf çekmeyi sevenler varsa; aynen onların da o anki niyetinde ben de olacağım.Hepimiz için görüyorum. Hepimiz hepimiz için görelim. Kendimizden bilelim.

İçsel Aydınlık için onlara ihtiyacımız var demek istemiyorum. Kardeşlerimizi seviyorum diyorum. Çocukken zengin ailenin pahalı ve otomatik oyuncaklara sahip çocuklarıyla apartmanın aynı bahçesinde oynardık ve birbirimizin imkanlarından zaman zaman faydalanırdık. Halbuki bahçe hepimizindi. Neden olmasın? :)

Sevgi sevgi sevgi...

Edep?..

Tarz edinip, saplanıp kaldığın, rutine çevirdiğin "edep"le kendini ve diğerlerini aldatma. Kozmosda bir ayağı yerde, bir ayağı gökte ne edepsizler var...

Edep sınırlarından bakıp etrafa onları da edepli olmaları için uyarma. Edepin de ötesinde onu saran büyük bir şey var! Rahat ol ve rahat bırak. Rahat olmazsan tutacak kanatlarını tutundukların. Sonsuz Gerçekliğe sadece edeple varabileceğini sana kim söyledi?

Uyduğun her şeyin ötesinde Yüce Yaratan var.


Ömer Dalman
ARZ

Saygıyla Aldatmak

Benden yıllarca 'sadece yaşın büyük diye' saygı ve kabul gördüysen, senden ve Allah'tan özür dilerim. Cesaretsizlikten ve seni kırıp da suçlanma korkusundan bu yalana aracı oldum. Senin bu şekilde aldatılarak, bilinçsizce bu hayatı çarçur etmene aracı olduğum için sadece senden değil, atalarından da özür dilerim. Bile bile nasıl da bu kör zincirin kopmasına izin vermedim?.. Belki de bu yüzden, bile bile daha çok aldatmamak için bir yaştan sonra senden uzaklaştım ve seninle az görüştüm.

Hala sesim çıkmıyor, hala bile bile susuyorum. Katlanmak zor... Şimdi sen de diğerleri gibi yalanı kucaklamış şekilde göçüp gideceksin. Seni yıllarca aldatarak belki seni kazanmış gibi göründüm, ama sen kendini kaybettin.

Keşke sen de biraz gözlerini açıp, kendinle gerçekten ilgilenseydin.

En azından artık hiç bir küçük yaştaki yakınımı ve temas ettiğim gençleri aldatmamaya özen gösteriyorum. Bu kör zincir belki benden sonra parçalanır, belki affedilirim.


Ömer Dalman
ARZ

Görev

Görev; sadece tapınıp, önüne verilene uyup, bir farkındalıksızlık hali üzerinden öylece razı olup yaşamak değil... Görev; beynini çalıştırıp, şimdiye kadar olan her şeyi de sorgulayarak sonsuzlaşmak...

Görev; cesaretin olmadığından sürekli bir kibarlık ve gülümsemenin ardına sığınıp, onların sana "İyi insan" demeleri ile kendini aldatmak değil. Görev; reddedilme pahasına en dürüst halini onlara ve hayata karşı sergilemek... Yalancı olmamak...

Görev; akıllı olmak. İhtimallere aklını ve gönlünü açmak... Atalarının birbirine eklenerek bu küreye nesillerin ayaklarını demirledikleri o kör zincire kurban olmamak ve bu şuursuz teslimiyetin seni cennete götüreceğine inanmamak ve inandırmamak...

Görev; Yüce Yaratan'ın o ihtişamlı oluş'unun önünü burada kesenlere aracı olmak değil. Görev; burada, O'nun sonsuzluğuna açılan sevgi dolu, akıllı ve özgür bir kapı ol'mak...


Ömer Dalman
ARZ