29 Nisan 2025 Salı

Kaypak Strateji

3XHFRv2.md.png

Ne ilginç bir toplumuz... Küresel güçler ve ülkemizi dara sokan batılı ülkelerle ilgili sosyal medyada ve televizyonlardaki haberleri izleyip, bireysel ve toplu eleştiri paylaşımları yapan insanlarımızın hassasiyetini bilirsiniz. Sokaklarda bazı milletlerden bize gelen ithal ürünleri yakanları da sık görüyoruz.

Ancak bunu çok gözlemledim:

Aramızdan bir tanıdığın, bir dostun veya bir akrabanın, bu saydığım türden ülkelerin birindeki en kritik global bir şirketteki 'yöneticilik veya ürün satış' başarısını öğrendiğimizde, sanki o duyarlı vatandaş biz değilmişiz gibi, yüz yüze ve her yerde onun başarısını kutlarız ve yaptığı işi öve öve bitiremeyiz.

Peki nerede kaldı o sağlıktan, global adaletten ve milliyetçilikten yana sergilediğimiz sert tavır?!.. Haa pardon, bu seferki konu bir tanıdık olduğu için, onu mümkün olduğu kadar yağlayalım, övelim ve tebrik edelim ki; onunla ilişkimiz bozulmasın!.. O güne kadar savunduğumuz değerleri, özel durumdan dolayı geçici bir süre iptal edebiliriz!.. Söz konusu ilişkiler, çıkarlar ve olası kazançlar olunca nasıl da dilimizi bir tarafımıza sokarız, değil mi?..

Kanımca bu tür çelişkili stratejinin sebepleri; genel anlamda millet olarak doymamış, refaha erişememiş ve kazancın her türlüsüne açık olmamızdır. Konu mal - mülk edinmeye, mideye, boğaza gelince nasıl da kendimizi yalanlarız!??

Eğer bir duruş sergileyeceksek; bu politikamız her değişen durum karşısında sağlam olmalı ve kimseye torpil geçmemeliyiz.


Ömer İlhami Dalman
AZRL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder