12 Ekim 2017 Perşembe

Işık ve Karanlık

Kafayı yemiş bir çoğu; farkındasınız değil mi? Gülüyorum, ama kaçınılmaz ki ben de içindeyim bu sersem bulutların. Hepimizin başına yağıyor bu salak asit yağmurları.

Mümkün mertebe kendi korunma şemsiyemizi kullanmamız lazım. Evimize döndüğümüzde akşamları en azından temiz olmak lazım ve acil bir duşla olası kirlerden de temizlenmek lazım.

Yağan enerjiler yükseldikçe kafayı yiyenler daha da çok kafayı yiyecek. Işığı sevenler daha çok ışığa boğulacak. Peki; aydınlık karanlığı, karanlık da aydınlığı yükselen şekilde rahatsız ederken, ne olacak bu yükselişin sonu?..


Artı ile eksi bu kadar kıyasıya yükselirken; ayrım noktası da yaklaşıyor. Büyüklüğü aynı kalan bir kürede zıt kutupların hızla büyüyor olması en sonunda kürenin de seçim yapmasını gerektirecek. Kimsenin malı değil bu küre. Evet, kimse burayı mesken edinemeyecek, nasıl olsa göç edip gidecek, ama miras bırakılan bu enerjilerin yeni varisi ruhlar buraya doğmaya devam edecek. Sonuçta küre yine rahatsız...

Küre sana "Tamam! Bu kadar yeter!" demeden acilen seçimini yap. Pozitif mi, negatif mi? Aptallık mı, farkındalık mı?..

Burada devam edersin, ya da buradan gidersin, sorun değil. Ancak burada kalacaksan insan gibi şekilde kalacaksın. ya da buradan gideceksen de, arkanda temiz enerjileri miras bırakacaksın. Küre için farketmez. Hepsi senin iyiliğin için.

Ve arkanda bırakacağın gençler için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder