25 Ağustos 2018 Cumartesi

Özgür Martı'ya uyarılar

Eskiden cesaret edememişti "martı" olmaya. Sadece aşağıdan izler, bir adım yukarı atmaya korkardı. Martılar ise hep yukarıdan bakardı.

Halbuki ne kadar da normaldi o özgürce uçan martılar...

Eski ürkek çocuk illa ki büyüyecekti. Büyüdü de...

Erken martı olduk belki. Uyardık. Dinlemediler. Belki çekindiler, cesaret edemediler. Gelmemişti zamanları henüz.

Oldu bazı kulak verenler. Birlikte uçtuk kimi zaman. Yukarıdan bakarken; kıyılarda dolaşıp, ellerindeki taşlarla bize bakan çocukları gördük sonra. Güldü yanımda benimle uçan eski çocuk. Hemen başıboş bırakmadım sonsuz göklere doğru uçsuz-bucaksız. Çılgınca çırptı kanatlarını, bütün aşağıdakileri kendine baktırdı. Henüz denemelerdeydi hareket kabiliyetini. Bir en yukarı, bir aşağı dalışlar, pikeler, zikzaklar...

Çok dikkat çekiyordu. Çığlıkları umarsız, özgürlüğünü haykırırcasına, tüm kıyıların dikkatini çekercesine!

"Dur!" dedim, "Biraz sakin ol.".

Tüm sevincini yukarıdan bütün gökyüzüne haykırma! Kıyıdan izleyenleri korkutma!.. Hemen bilmesin herkes, gerek yok. Sessiz, sakin devam et uçuşlarına. Zaten yamacında bitecek senin gibi olan martılar.

"Gecikmiş özgürlüğün kanat sesleri sarsıcı olur. 'Yeni' olduğunu anlatır. Çılgın derler adama. Çok da haykırma, çıldırma! Usul usul çıkart tadını." dedim.

Bu gökler bizim... Tüm renklerin beyazındayım, beyazındayız. Ama gördüğümde uyarmak görevim...

Sonra çekildim yakınından. Bıraktım özgür uçuşlarına. Umarım "genç martı" alınmamıştır.

Emek vermek, bazen uyarmak, sonra geri çekilmek bile risktir Seven Usta'ya...


Ömer Dalman
ARZ
25.08.2018


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder